4 ŞUBAT DÜNYA KANSER GÜNÜ
04 Şubat 2021



ONKOLOJİ UZAMANIMIZ OSMAN KÖSTEK'İN DÜNYA KANSER GÜNÜ İLE İLGİLİ AÇIKLAMALARI

Kanser nedir?

Kanser, vücudumuzda bir grup normal hücrelerde meydana gelen değişiklikler ile hücrelerde kontrolsüz, anormal büyümenin oluşmasıyla tümör adı verilen ölçülebilir kitlesel lezyonların ortaya çıktığı hastalığı tanımlar. Kanser ölüm nedenleri arasında ilk 2 sırada yer almaktadır. Her yıl dünyada 10 milyona yakın insan kanser nedeniyle vefat etmektedir. Diğer taraftan önleyici faktörler, erken tanı ve tedavilerin pratiğimizde yer alması ile yıllık 3.7 milyon insan hayatı kurtarılmaktadır.

 

Kanserin nedenleri?

Kanserlere bir dizi farklı faktörler neden olabilir ve diğer birçok hastalıklarda olduğu gibi, bu faktörlere maruz kalmanın sonucunda hastalık ortaya çıkmaktadır. Nedensel faktörler, değiştirilebilinir veya değiştirilemez faktörler olarak iki gruba ayırmaktayız;

  1. Değiştirilebilinir risk faktörleri

     

    • 1.1.Alkol, hem yüksek hem de düşük miktarda alkol tüketiminin güncel çalışmalarda kansere yol açtığı net olarak gösterilmiştir. Başta kolorektal, meme, ağız ve yutak bölgesi, yemek borusu, mide ve karaciğer kanserlerinin ortaya çıkma riskini artırmaktadır.

       

    • 1.2.Sigara; tütün dumanı en az farklı 80 adet kansere neden olan-kansorejen-madde içerir. Solunan kimyasallar ağız ve yutak bölgesi ile akciğerlere zarar vermekle kalmaz kan dolaşımına geçerek tüm vücuda taşınarak birçok kanser tiplerine yol açabilmektedir. Bir kişi ne kadar fazla sigara içer ise o kadar kanser hastalığı tanı yaşı genç ve ne kadar uzun süre içer ise de hastalığa yakalanma riski daha da artar. Şu anda, dünyada tütün kullanımı kanser nedenli ölümlerin % 22’sinden sorumlu iken bu oran ülkemizde maalesef % 34.1’dir.

       

    • 1.3.Fiziksel aktivite; düzenli fiziksel aktivite sadece fazla vücut yağını azaltmakla kalmaz aynı zamanda kolon, meme ve endometriyal kanser oluşum riskinde azaltmaya yardımcı olabilmektedir.

     

    • 1.4.Diyet ve beslenme; işlenmiş et,  fazla kırmızı et tüketimi, tuzlu yiyeceklerin tüketimi ve sebze ve meyve bakımından düşük besin alımının özellikle kolorektal, nazofarenks ve mide kanserlerinin oluşumunda etkili olabileceği öne sürülmüştür.

     

    • 1.5.Fazla kilo ve obezite; başta kolon ve pankreas kanserleri dahil olmak üzere 12 farklı kanserin gelişimi riskini artmasıyla ilişkilendirilmiştir. 

     

    • 1.6.Radyasyon; yüksek enerjili radyasyon başta olmak üzere radon, gama ışınları gibi radyasyon kaynakları yanında korunmasız ve uzun süreli ultraviole maruziyetinde melanoma başta olmak üzere cilt kanserleri riski artmaktadır.

     

    • 1.7.Enfeksiyon; bazı kanser tipleri viral enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkma riski artmaktadır. Başlıca HPV ilişkili serviks kanseri, EBV,  heptatit B ve C ile ilişkili lenfomalar  ve HIV ilişkili kaposi sarkomu enfeksiyon ilişkili kanser tiplerine örnektir.

       

    • 1.8.Mesleki maruziyet; başta asbest olmak üzere birçok kanserojen maruziyet sonrasında başta mezotelyoma ve akciğer kanserleri mesleki maruziyet ile ilişkilendirilmiştir.

     

     

  2. Değiştirilemeyen risk faktörleri
    • 2.1.Yaş; birçok kanser uzun süreli yaşam ile artabilmektedir. Özellikle kanserojen maruziyetinin artması ve genetik bir takım mutasyonel değişkliklerin yaşlanma ile artması önemli faktörler arasında yer almaktadır.
    • 2.2.Genetik; genetik yatkınlık bazı kanserlerde doğuştan yüksek riskli olmasına neden olmaktadır.
    • 2.3.Bağışıklık sistemi: bağışıklık sisteminde ortaya çıkabilecek zayıflık bazı kanserlerin ortaya çıkmasında risk oluşturmaktadır

 

Şunu unutmamalıyız ki, kanser vakalarının yaklaşık üçte birinin davranışsal ve diyet faktörlerinin değiştirilmesiyle önlenebilecektir.

 

Kanserin gelişmesini engellemede neler yapabiliriz?

Dünya sağlık örgütünün bu konu hakkında önerilerine bakacak olursak;

  1. Sigara ve dumansız tütün dahil tütün kullanımından kaçının
  2. Sağlıklı, ideal kiloda kalın
  3. Bol meyve ve sebze ile sağlıklı beslenin
  4. Düzenli egzersiz yapın
  5. Alkol kullanımından kaçının
  6. Cinsel yaşamınızda güvenli ilişkiye dikkat edin
  7. Hepatit B ve HPV’ye karşı aşılanın
  8. Ultraviyole radyasyona ve iyonlaştırıcı radyasyona maruz kalmayı azaltın
  9. Katı yakıt kullanımı gibi kentsel hava kirliliğinin azaltılarak maruziyetten kaçınılması
  10. Düzenli tıbbi destek alımının sağlanması

 

 

Kanser tanısının erken konması, etkili erken tarama testlerinin yapılması ile mümkündür. Böylelikle kanser nedenli ölümlerde azalma sağlanılmaktadır.

 

Etkili tarama yöntemlerimiz:

                Kolonoskopi ve sigmoidoskopi, sadece kolorektal kanseri erken tespit etmekle kalmaz, aynı zamanda hastalığın önlenmesine de yardımcı olur. Bunun nedeni, bu testlerin kansere dönüşmeden önce çıkarabilecek anormal lezyonların (polip vb) bulunup yok edilmesi ile mmkündür. Uzman kişiler tarafından genellikle kolorektal kanser için risk altında olan kişilerin 50 ila 75 yaşlarında bu testlerin yaptırılması önerilmeketedir.

                Mamografi, bu test ile 40-75 yaş arası özellikle 50 yaş üstü kadınlarda  erken tanı sayesinde kanser nedenli ölümleri anlamlı derecece azaltmaktadır.

                PAP ve HPV testi, hem tek başına hem de birlikte kullanımı ile rahim ağzı (serviks) kanserinin hem erken hem de önlenmesine yol açabilir. Önceden yeterli taramadan geçmiş ve başka türlü yüksek serviks kanseri riski taşımayan kadınlarda testin genellikle 21 yaşında başlaması ve 65 yaşında bitmesi önerilir.

                Düşük doz bilgisayarlı tomografi, akciğer kanserini taramak için yapılan bu testin 55- 74 yaşları arsındaki yoğun sigara içenler arasında akciğer kanseri nedenli ölümleri azalttığı gösterilmiştir.